ALIŞMA-Uyku Problerimiz
Amerika'da ilk bir ay hiç adapte olamadık buraya. (Hamileliğimde 28-32 haftalar arası) En kolay adapte olduğumuz şey saat farkıydı bence. Zaten gece doğru düzgün uyuyamayan bir hamile olduğum için, ve bütün uçak yolculuğu boyunca hiç uyumadığım için hemen adapte olduk buradaki saate.
Umut da adapte oldu hemen. Ama yatağında uyuma konusunda hala problem yaşıyoruz. Şu an 38. Haftadayım. Hala bizim yanımızda uyuyor, evde herkesi uyutuyor sonra kendisi uyuyor bir de:) Gündüzleri öğle uykusunu asla evde uyumuyor, ama arabada ise 10-15 dakikaya sızıyor. En az bir saat uyuyor. Sabahları 8-8buçuk arası uyanıyor mutlaka. Gece 9buçuk-10 buçuk arası uyumuş oluyor. Genelde o saatte ben de uyumuş oluyorum zaten.
İlk bir ay boyunca geceleri uyandı, ağladı hep. Bizim yanımızda yatmak istedi hep. Şimdi biraz daha iyi. Yanımızda uyuyor, sonra babası yatağına götürüyor. Nadir uyanıyor gece, sabah kalkınca ya sesleniyor ya da kendi kalkıp yanımıza geliyor.
Amerika'da ilk bir ay hiç adapte olamadık buraya. (Hamileliğimde 28-32 haftalar arası) En kolay adapte olduğumuz şey saat farkıydı bence. Zaten gece doğru düzgün uyuyamayan bir hamile olduğum için, ve bütün uçak yolculuğu boyunca hiç uyumadığım için hemen adapte olduk buradaki saate.
Umut da adapte oldu hemen. Ama yatağında uyuma konusunda hala problem yaşıyoruz. Şu an 38. Haftadayım. Hala bizim yanımızda uyuyor, evde herkesi uyutuyor sonra kendisi uyuyor bir de:) Gündüzleri öğle uykusunu asla evde uyumuyor, ama arabada ise 10-15 dakikaya sızıyor. En az bir saat uyuyor. Sabahları 8-8buçuk arası uyanıyor mutlaka. Gece 9buçuk-10 buçuk arası uyumuş oluyor. Genelde o saatte ben de uyumuş oluyorum zaten.
İlk bir ay boyunca geceleri uyandı, ağladı hep. Bizim yanımızda yatmak istedi hep. Şimdi biraz daha iyi. Yanımızda uyuyor, sonra babası yatağına götürüyor. Nadir uyanıyor gece, sabah kalkınca ya sesleniyor ya da kendi kalkıp yanımıza geliyor.
Evet artık parmaklıklı yatakta yatmıyor. Kendisi yataktan inebiliyor ve çıkabiliyor. Babasının ona aldığı Şimşek Macqueen li toddler yatağını sevmedi maalesef. Çok yer yatağı gibiydi, bence kendini güvende hissetmedi o yatakta. Bir de kolunu bacağını hep çarpıyordu, sağa solu kapalıydı. Ama alçak olduğu için kendisi inip çıkıyordu ondan da... Biz de sattık onu, yerine Türkiye'deki yatağına benzer bir yatak aldık. Sadece önünde uzun korkuluk yok, küçük bir engel var düşmesini engelleyecek. Biz yine de iki sandalye koyuyoruz önüne düşmesin diye. Yatakta çok hareketli çünkü. Bizi çok korkuttu 2 hafta önce. Bizim yataktan düştü. Yastığın üstünden hem de... Köprücük kemiğini kırıyormuş neredeyse. Çok ağlayınca doktora götürdük röntgeni çekildi. Daha küçük olduğu için alçı filan yapmadı doktor. Kendi kendine geçer dedi. Köprücük kemiği eğrilmişti.
Zar zor bir kol askısı buldum internetten hemen aldım ama gelinceye kadar acısı iyice azaldı, pek takmak istemedi. Yeni yeni alışmaya başladığı kreş serüveni de böylece bir süreliğine son buldu. Üstüne amcası da bizi 2 haftalığına ziyaret etti. Okuldan iyice uzaklaştı. Şimdilik evde.
Zar zor bir kol askısı buldum internetten hemen aldım ama gelinceye kadar acısı iyice azaldı, pek takmak istemedi. Yeni yeni alışmaya başladığı kreş serüveni de böylece bir süreliğine son buldu. Üstüne amcası da bizi 2 haftalığına ziyaret etti. Okuldan iyice uzaklaştı. Şimdilik evde.
KREŞ
Kreşe gitmesi de ayrıca bir olaydı zaten. İlk hafta hiç ağlamadı, çok heyecanlıydı gideceği için. Ama ingilizce konuşuyor olmaları adaptasyonunu çok etkiledi bence. Bir de daha farklı bir yapısı var kreşlerin. Saldım çayıra şeklinde. Türkiye'deki gibi devamlı bir aktivite yok sınıfta. Çocuklar kendileri oynuyor çoğunlukla... Biraz bu durum sıktı galiba Umut'u. Aslında kameradan izlediğim kadarıyla mutlu gibiydi oynarken. Bir oraya bir buraya koşturuyordu. Ama öğlen babasını ya da beni görünce ağlamadan duramıyordu. Öğlene kadar olunca 11 bucukta uykuya geçen diğer çocukların yanında yarım saat babasını bekliyordu. Tek başına masaya oturup takılmasından hoşlanmayıp, haftada üç tam güne döndük. Ama bu seferde öğle uykusunu orada uyudu, ve akşama kadar çok uzun süre ayrı kaldı bizden. Kahvaltı ve öğle yemeklerini hiç sevmedi Umut. Zaten bizim damak tadımıza göre çok yağlı ve çok tatlı veya çok tuzlu yiyorlar. Sadece arada verdikleri snackleri/ atıştırmalıkları tam yedi. Çok memnun değildik açıkçası durumdan, alışırız diyordum ama köprücük kemiğini de sakatlayınca bırakma kararı aldık.
Şimdi başka bir kreş araştıracağım yakınlarda. Doğumdan 1-2 ay sonra tekrar başlamasını istiyorum. Bu sefer, ehliyet alabilirsem, ben götürüp getireceğim. Hem de daha büyümüş olacak. Belki daha kolay olur her şey.
Bu arada doğum için doktor bulmamıza karşın, sigortamızın geç başlacak olmasından dolayı randevuyu erteledik. Ama sigorta çok geçe kalınca gitmek zorunda kaldık doktora. Ve pazarlık yaparak 500 dolara 5-10 dakikalık bir muayene oldum. Daha sonraki 2 muayeneyi de sigorta olmadan gerçekleştirdik ama onların ücretini sigortanın ilk ödemesinden kestirtmeyi başardık. Dolayısıyla zaten ödeceğimiz bir parayı önceden 500 +500 olarak vermiş olduk. Ayrıca sigorta olmasına rağmen doğumda 2000-3000 dolar civarında birşey tutacak sanırım. Net rakkamlar doğum sonrası belli olur. Buraya turist olarak geldiğinizde bir doktorla anlaşarak da işinizi çözebilirsiniz,ama herhalde bir 10000 doları doğum için ödersiniz. Hamilelik boyunca ultrasonla hiç bakmıyorlar neredeyse. Ultrasona daha dün yani doğuma 1 hafta kala girebildim. Herşey yolunda gözüküyor dedi doktor. Bir hafta sonra minik oğluma kavuşacağım.
Sevgiler,
Seda